Taşınıyoruz

Merhaba sevgili müziksever,

2006-2010 yılları arasında yayında olan ve radyo programımla aynı adı taşıyan bu bloga burada son veriyor, daha zengin ve daha sıkı bir içerikle sizleri DikkatMüzik! adlı yeni bloguma bekliyorum: www.dikkatmuzik.com

Olcay Tanberken
twitter.com/olcaytanberken

Sıla’ya tatil yok!

SılaGeçtiğimiz yıl çıkardığı “İmza” albümüyle her yere “imza”sını atan ve bu yıl Türkiyenin Oscarları sayılan bütün ödül törenlerinden aldığı ödüllerle başarısını bir kez daha tescilleyen yaptığı şarkılar ve muhteşem yorumuyla Türk pop müziğinin başarılı temsilcilerinden SILA’ya durmak yok …

Yaz aylarına girdiğimiz andan itibaren yorucu bir temponun içerisinde olan ,şehir şehir dolaşıp konser veren ve hayranlarıyla buluşan sanatçı 3. Solo albüm çalışmaları için stüdyoya girmeden önce Kıbrıs, Akçakoca, Kuşadası , Bursa, Bodrum ve İzmir’i kapsayan mini bir konsere turnesine daha çıkıyor..

Oldukça yoğun ve yorucu ama bir o kadar da keyifli bir yıl geçirdiğini belirten Sıla ” Bizim için çok çalışıp, çok yorulduğumuz bir yıl oldu. Ama bunun her anına değdi hem hayranlarımla bir arada olmak hem de yaptığınız işin büyük kitlelere ulaştığını görmek ve bunların ödüllerle taçlandırılması inanılmaz büyük bir keyif veriyor insana. İlk iki albümümde de hayranlarımdan çok büyük destek gördüm ve yaz boyunca verdiğimiz konserlerle onlarla buluşmaya çalıştım, yeni albümüm için stüdyoya girmeden önce mini bir konser turnesi ile tekrar hayranlarımla buluşacağız sonrasında da daha güzel başlangıçların habercisi olacağına inandığım kısa bir ayrılık dönemi yaşayacağız ve ben daha güzel şarkılarla dönmek için stüdyoya kapanacağım dedi.

Bizans’tan günümüze İstanbul Aşkına

Elektronik Etnik müziğin ülkemizde ve yurt dışındaki tek başarılı temsilcisi CAN ATİLLA yepyeni bir stil yarattığı ve 100.000 cd ‘den fazla satış başarısı getiren üçlemesi; Cariyeler ve Geceler, 1453-Sultanlar Aşkına ve Aşk-ı Hürrem notalarıyla hayal dünyamızı aralayan albümlerinden sonra Bizans’tan günümüze 2500 yıllık İstanbul tarihini anlattığı “Altın Çağ” albümü Sony Music etiketiyle geçtiğimiz aylarda müzik marketlerdeki yerini almıştı.

ALTIN ÇAĞ albümünün ilk video klibi Deniz Durul Metin yönetmenliğinde “Vivaldi İstanbul’da” adlı parçaya çekildi. 2 gün süren çekimler Galata Kulesi , kilise ve Zeytinburnu olmak üzere 3 ayrı mekanda yapıldı. Daha önce önceki kliplerin aksine ilk defa Can Atilla’da bir klibinde rol aldı.

Elinde kemanıyla İstanbul sokaklarını gezen Vivaldi’nin görüntüleri ve Can Atilla’nın performansından oluşan klip Vivaldi İstanbul’a gelseydi nasıl olurdu temasından yola çıkılarak çekildi.

Klibi izlemek için : http://www.dailymotion.com/video/xe30fv_can-atilla-vivaldi-ystanbul-da_music

Özlem Tekin’den 2. video klip: “Kimse Bilmez”

5 yıllık bir aradan sonra “bana bi’şey olmaz” diyerek suskunluğunu bozan Özlem Tekin’den 2. Video Klip “KİMSE BİLMEZ” şarkısına geldi.

Sözü Özlem Tekin ve Cem Öcal, Müziği ise Özlem Tekin ve Murat Çekem imzalı “Kimse Bilmez” şarkısı, Serdar Gözelekli ve Eyüp Küçükosman yönetmenliğinde yaklaşık 15 saatlik renkli ve hareketli bir stüdyo çalışması ile kliplendirildi.

Performans sahnelerinden oluşan klipte Özlem Tekin’in yanısıra Türkiye’nin en önde gelen müzisyenlerinden oluşan orkestra arkadaşları ve 10 kişilik bir oyuncu ve dansçı kadrosu rol aldı.

Klibin Özlem Tekin için en büyük özelliklerinden birisi ise Türkiye’nin sayılı gitar virtüözlerinden olan Tarık Öcal’ın da klipte rol alması oldu.

Özlem Tekin “Kimse Bilmez şarkısını bir kaç ay sonra kliplendirmeyi düşünüyorduk ama gelen yoğun istekler üzerine fikrimiz değiştirdik ve klibimizi bu şarkıya çektik, çıkan sonuçtan da çok mutlu olduk“ dedi.

Klibi izlemek için: http://vids.myspace.com/index.cfm?fuseaction=vids.individual&videoid=105577274

10 dilde Emre Aydın

1 Nisan’da ikinci solo albümü Kağıt Evler ile müzikseverlerle buluşan ve fırtınalar estirmeye devam eden emreaydın’dan bir yenilik daha…

Albüm çıkışından önce “Bu Yağmurlar” şarkısını hayranlarıyla buluşturan ve hem dijital satış platformlarında hem de müzik kanallarında ve radyolarda zirveye yerleşen, albüm çıkışıyla birlikte konser turnesine çıkan ve yoğun konser turnesi içerisinde hayranlarına “Alıştım Susmaya” şarkısına klip çekerek sürpriz yapan ve bu şarkıyla da Türkiye’nin en büyük dijital satış platformlarından biri olan http://www.ttnetmuzik.com’da yine bir numaraya yerleşen emreaydın bir sürpriz daha yaparak emreaydin.org adlı resmi web sitesini 10 dilde yayına soktu.

2008 yılında MTV’nin düzenlediği MTV EMA yarışmasında Avrupanın en çok sevilen sanatçısı olan ve bu ödülü Türkiye’ye kazandıran ilk sanatçı ünvanına elde eden emreaydın hemen ardından “Falling Down” adlı İngilizce single’ını yayınlamıştı. İngilizce albüm çalışmalarına devam eden sanatçı albüm öncesinde Türkiye’nin en çok fan sayısına sahip olan web sayfalarından bir olan emreaydin.org‘u 10 ayrı dilde (Azerice –Bulgarca – Almanca- Flemenkçe- Fransızca-Yunanca- İtalyanca- Rusça- İspanyolca- İngilizce) yayına sokarak yurtdışına açılma yolunda ilk adımları atmış oldu.

Yenilenen internet sitesi için emreaydın “Bu çalışmayı yapmamızın iki ayrı nedeni var; 1. Beni ilk çıktığım günden itibaren destekleyen insanlara hep daha iyisini vermeye çalışıyoruz. 2.’si Mtv EMA’yı alarak bir şekilde yurtdışında da insanlar emreaydın diye bir Türk sanatçının varlığından haberdar oldular ve biz kendi kendimize yurtdışına açılmak istediğimizi, yurtdışında çalışmalar yapmak istediğimizi belirtiyoruz ama benim daha önce de hep söylediğim gibi benim yurtdışına açılmaktan kastım yurtdışındaki ülkelere gidip sadece orada ki Türklere şarkı söylemek değil; ne zamanki başka bir ülkede o ülkenin insanlarına şarkı söylerim ve beni alkışlarlar o zaman yurtdışına açılmış olurum. Bunun içinde komplike bir çalışma ve gerekli altyapıların tamamlanmış olması gerekiyor biz de bunun için uğraşıyoruz.” Dedi.

Manga’nın liste başarıları!

55. Eurovision Şarkı Yarışması’nda aldıkları ikincilikle Türkiye’yi sevince boğan maNga, yurtdışında başarıdan başarıya koşuyor. Avustralya’da yapılan telefonla oylama neticesinde Eurovision’un Avustralya’daki birincisi seçilen maNga, Avrupa’nın değişik ülkelerinden gelen güzel haberlerle gurur vesilemiz olmaya devam ediyor.

– MTV Adria’nın Rock listesinde “We Could Be The Same” 5 numarada

Sırbistan / Hırvatistan / Slovenya başta olmak üzere eski Yugoslavya ülkelerinde ve Arnavutluk’ta yayın yapan MTV Adria’nın Rock listesinde maNga; Muse, Rammstein, Him, The Rolling Stones, Bon Jovi gibi dev isimlerin arasında yer alıyor. Geçen hafta 9 numaradan listeye giren maNga bu hafta 5 numaraya yükseldi.

http://www.mtv.com.hr/top-liste/rock-chart

– Ayrıca MTV Romanya ve MTV Baltic (Estonya, Letonya, Litvanya) kanallarında rotasyona giren “We Could Be The Same” video klibi uluslararası müzik pazarında dikkat çekmeye devam ediyor.

– maNga, yarışmayı takip eden haftada İsveç, Finlandiya ve Yunanistan iTunes listelerinde ilk 10’da boy gösterdi.

Eurovision Şarkı Yarışması’nın hemen sonrasında Avrupa’da çeşitli ülkelerin dijital şarkı satış listelerinde ilk 10 içinde yer alarak önemli bir başarıya ulaştı. Yarışmada Türkiye’ye hiç puan vermeyen Yunanistan’ın listesinde şarkımızın 5 numarada yer alması ise ilginç bir gelişme olarak nitelendirilebilir.

http://www.eurovision.tv/page/news?id=18503&_t=Lena+tops+iTunes+charts

– İsviçre ve İsveç resmi listelerinde “We Could Be The Same”

“We Could Be The Same”, bazı Avrupa ülkelerinde ise “resmi single listeleri”ne girmeyi başardı. (İsviçre listesi için lütfen ekteki resme bakınız)

http://www.swedishcharts.com/weekchart.asp?cat=s

– YouTube’daki video klibin izlenme sayısı 3 milyona yaklaştı

Eurovision organizasyonu tarafından Mart ayının sonlarında YouTube’a yüklenen video klip, yarışma gecesine gelindiğinde yaklaşık 1 milyon defa izlenmişti. Yarışma sonrasında inanılmaz bir ilgiyle karşılaşan video, 3 milyona dayanan izlenme sayısıyla dünyanın her yerinden ilgi görüyor.

– Yarı final performansının BBC Three kanalından alınmış görüntüsü de 1 milyondan fazla defa izlenmiş

Yarışmadaki performansıyla ve benzersiz sahne şovuyla büyük beğeni toplayan maNga’nın yarı final performansı da müthiş bir ilgi görüyor.

– Aldığı ikincilikle büyük bir başarıya imza atan maNga aslında Eurovision Şarkı Yarışması’nda bu yıl bir birincilik de kazandı: İlkine göre çok daha güçlü şarkıların yarıştığı ikinci yarı final’de maNga 118 puanla birinci oldu. Yarışmanın finalinde ilk beş içinde yer alan dört şarkı ikinci yarı finalden gelen şarkılardı. Yarışmanın birincisi Almanya, finale yarışma statüsü gereği her yıl olduğu gibi doğrudan katılmıştı.

http://www.eurovision.tv/event/scoreboard?event=1513

http://www.eurovision.tv/page/news?id=18323&_t=Exclusive%3A+The+Semi-Final+results%21

Son olarak Manga, Litvanya müzik listelerinde de Temmuz’un ilk haftasında 1 numaraya kadar yükseldi.

http://www.music.lt/?top

– Türkiye satış listelerinde de boy gösteren “We Could Be The Same” geçen hafta D&R Yerli Albümler Listesi’ne 10 numaradan girdi.

20 Mayıs 2010 tarihinde yayınlanan “We Could Be The Same” single CD’sinde şarkının İstanbul, Brussels ve Stockholm versiyonlarının yanısıra Gooseflesh tarafından yapılan remiksleri ve video klibi de bulunuyor. Bu hafta üçüncü baskısı yapılan “We Could Be The Same” şu an için Türkiye’nin en çok satılan single CD’lerinden biri.

Sertab şimdi “Rengarenk”!

Pop müziğin tartışmasız en büyüklerinden biri olan Sertab Erener, yeni albümü Rengarenk için gün sayıyor. 7 Haziran’da çıkması beklenen albümde yer alan Bu Böyle ve Açık Adres’in yayınlanan single’ları ile 2009 yazından beri büyük ilgi gören sanatçı, albüm çalışmasını nihayet tamamladı. “Rengarenk” adını verdiği albümün ilk klibini “Koparılan Çiçekler”e çeken Erener’in bu videosunu Açık Adres’te de beraber çalıştığı Burak Ertaş yönetti. Şarkının düzenlemesi ise Mustafa Ceceli’ye ait.

Albüme adını veren “Rengarenk” şarkısı, Nil Karaibrahimgil’in yazdığı sözlerle dikkat çeken bir cover. Oscar ödüllü Slumdog Millioner’in tema müziği olan şarkının Türkçesi büyük ilgi göreceğe benziyor. Sinan Kaynakçı, Soner Sarıkabadayı, Mustafa Ceceli ve Demir Demirkan ise albümde ismi geçen diğer müzisyenler. “Rengarenk”in prodüktörü, düzenlemeleri Ceceli’yle paylaşan Sertab Erener. Versiyonlarıyla beraber sayısı 17′yi bulan şarkıların arasında bir de Tülay Özer’den dinleyip sevdiğimiz “İkimiz Bir Fidanın” cover’ı yer alıyor.

İşte albümün tam listesi:

1. Rengarenk
2. Bir Varmışım Bir Yokmuşum
3. Koparılan Çiçekler
4. Asla
5. Bir Damla Gözlerimde
6. İkimiz Bir Fidanın
7. Bir Çaresi Bulunur
8. Avare
9. İstanbul
10. Ego
11. Bu Böyle
12. Ayrılık ve Biz
13. Açık Adres ( Akustik )
14. Açık Adres
Remix: David Saboy & Ozan Yılmaz
Remix: Philippe Laurent
Remix: Burak Yeter

Manga’nın büyük başarısı

55. Eurovision Şarkı Yarışması’nda Türkiye’yi temsil eden Manga “We could be the same” adlı parçasıyla büyük bir başarıya imza atarak ikinci oldu. Bu sonuçla Türkiye Eurovision tarihinde ilk defa ikincilik elde etti. Yarışmayı 22. sırada yarışan Almanya kazandı.

 

Sahneye 14’üncü sırada çıkan Manga, We Could Be The Same (Aynı Olabiliriz) isimli parçasını başarılı bir performansla sergiledi. Şarkıların seslendirilmesinin ardından yarışmaya katılan ülkelerin başkentlerine bağlantı yapılarak sonuçlar alındı. Sonuçlara göre Almanya birinci olurken, ülkemizi temsil eden Manga ise 2’nci oldu. Böylece Eurovision’da 1, 3 ve 4’üncülüğü olan Türkiye, 2’ncilik de elde etmiş oldu.

SEN DE Mİ FRANSA?

Yarışmada Fransız France 3 sunucuları Manga’yı beğenmediklerini söyledi. Türkiye’yi temsil eden Manga’nın parçasının hemen ardından “Hoşa giden bir müzik değil, Türkiye’nin hiç şansı yok, kimse bu müziğe oy vermez” diye yorum yapan sunucular oylama sırasında Türkiye’ye puanlar geldikçe “İnanılır gibi değil. Bu nasıl müzik zevki? Bu melodiye nasıl puan verilir?” dedikten sonra Fransa’dan Türkiye’ye 12 puan gelmesi üzerine “Sen de mi Fransa? Fransa’nın bile müzik zevki kötü yönde değişmiş” diye konuştu.

KOMŞUDAN OY YOK

Finalde Manga’ya Fransa, Hırvatistan ve Azerbaycan 12’şer, İngiltere, Makedonya, Bulgaristan ve Almanya 10’ar puan verirken, Yunanistan ve Kıbrıs Rum kesiminin hiç puan vermemesi dikkati çekti.

SELAM VERMEDİ

Yarışmanın ardından veda partisine aileleriyle birlikte giden sanatçılar sabaha kadar eğlendi. Bu arada partide, 2009’daki şarkı yarışmasında Norveç’e birincilik getiren Alexander Rybak, Manga ile fotoğraf çektirmeyi reddetti.

Eurovision tarihinde ilk skandal

FİNALDE İspanya’yı temsil eden Daniel Diges sahnedeyken, kırmızı şapkalı biri ekibe karıştı. Neşeyle dans eden adamı görevliler sahneden indirip tutukladı. İspanya’nın şovunu çalan ve itiraz ederek finalin sonunda bir kez daha sahneye çıkmalarına neden olan kişi, “Jimmy Jump” olarak bilinen İspanya vatandaşı Jaume Marquet Cot’dan başkası değildi. Önemli spor müsabakalarında sahaya girip dikkat çekici eylemler yaparak ünlenen Katalan emlakçı, İsviçre’de düzenlenen Euro 2008’deki Almanya-Türkiye yarı final maçı sırasında da durum 2-2 iken sahaya girmişti.

Göksel: “Hayat Rüya Gibi”

“Hayat Rüya Gibi” albümü yine sizi 70’li yılların sahil çay bahçelerinde apartman topuklu ayakkabılarıyla gezdirecek. Çok bilindik, çok tanıdık şarkıları Göksel’in sesinden tekrar dinlerken, hayatın en gerçek rüya olduğunu anlayacaksınız.

2009 yılında çıkan “Mektubumu Buldun mu?” cover albümü ile eski şarkılara yeni bir soluk getiren Göksel, “Hayat Rüya Gibi” albümünde de 70’li yılların unutulmaz şarkılarını söylemeye devam ediyor. Göksel, dinleyicilerinin arzu ve beklentileri üzerine, büyük bir heyecanla hazırladığı devam niteliğindeki yeni albümü “Hayat Rüya Gibi”yi AVRUPA MÜZİK markası ile yayınladı.

Prodüktörlüğünü Cengiz Erdem ve Deniz Erdem’in üstlendiği albümde Göksel, Bora Ayanoğlu (Deli Etme Beni Aşk), Fecri Ebcioğlu (Eylül’de Gel), Fikret Şeneş (Seninleyim,  Palavra), Hulki Saner (Kıskanıyorum), Hüseyin Turgut Yarkent (söz), Saadettin Yücel Öktenay (müzik) (Sevil Neşelen),  Oktay Yurdatapan (Ah Nerede?), Orhan Gencebay (Kabahat Seni Sevende), Sezen Aksu (İçime Sinmiyor), Şanar Yurdatapan (Ölsem de Bir, Olmaz Olsun), Ülkü Aker (Başıma Gelenler, Tek Başına), Yalçın Tura (Hasretinle Yandı Gönlüm) gibi büyük ustaların klasikleşmiş şarkılarından oluşan yepyeni repertuarını binlerce şarkı arasından seçti.

“Hayat Rüya Gibi”de Göksel ilk kez bir Orhan Gencebay eseri olan “Kabahat Seni Sevende”yi  seslendirdi. Albümün bir başka sürprizi, sözleri Fikret Şeneş’e müziği Giovanni Ferrio’ya ait “Palavra” isimli şarkıda Göksel’e eşlik eden sesin sahibi ünlü rock müzik sanatçısı Teoman.

14 özel şarkıdan oluşan “Hayat Rüya Gibi” albümü ile Göksel, dinleyicileri bahar tadında rüya gibi bir nostalji yolculuğuna çıkarıyor. Düzenlemeleri orijinaline sadık kalınarak hazırlanan albümde başarılı sanatçı, kendine has güçlü yorumu ile eserlere taptaze bir renk verdi.

Albümün kayıt ve mixleri İhsan Apça ve Özgür Özkan Mete, süpervizörlüğü Orkun Tunç tarafından Stüdyo Ada’da yapıldı. Müzik direktörlüğü ve aranjörlüğünü ise Serhat Ersöz üstlendi. Enstrümanların canlı çalınıp kaydedildiği albümde oldukça geniş bir müzisyen kadrosu Göksel’e eşlik etti. Albümün fotoğrafları Büyükada’da Barış Aktınmaz tarafından çekilirken, sanat yönetmenliğini Emel Kurhan üstlendi.

“Taşbebek” geri dönüyor! GÖNÜL YAZAR – FOREVER

Ellili yıllarda müzikle tanıştı, altmışlarda popüler zirveye çıktı, yetmiş, seksen ve doksanlarda da bu şöhretini sürdürdü. O gazinoların aranılan assolisti, beyazperdenin en güzel kadınlarından biri, plak dünyasında satış rekorları kıran plakların sahibiydi. Türkiye onu “Taşbebek” diye tanıdı ve sevdi. Son stüdyo albümü Sevmek İstiyorum’u 1993’de yayınladıktan sonra müzik dünyasından uzak kalan ve yalnızca özel gecelerde sahneye çıkan Gönül Yazar, yepyeni bir albümle geri dönüyor!

Her ne kadar alaturka solisti olarak tanınmış olsa da, bir dönem pop müzik türünde de çok başarılı plaklar yapan Gönül Yazar, 17 yıl aradan sonra tekrar stüdyoya girdiği bu albümde yakın dönemin sevilen pop şarkılarını kendi stilinde pop caz olarak yorumluyor.

Serdar Ortaç’ın “Asrın Hatası”nı Gönül Yazar’ın yorumu ve pop-caz düzenlemesiyle ilk kez dinleyeceksiniz. Bir Gökhan Özen bestesi olan ve daha önce Yaşar tarafından seslendirilen “Mazim Değil” de albümdeki sürpriz şarkılardan sadece bir kaçı.

Türkiye’nin ilk punk-rock topluluğu olan ve bugünlerde “Dinozor” adlı şarkılarıyla ortalığı karıştıran Rashit grubu, daha önce Hande Yener’in seslendirdiği Sezen Aksu bestesi “Kibir”i yeniden seslendirmek üzere Gönül Yazar’la birlikte stüdyoya girdi. Bu entersan düet, dinleyen herkesi çok şaşırtacak!

Gönül Yazar, albüm kapağı için 2009 yılı Best Model yarışmasında dereceye giren Erkan Meriç (2009 Best Model Of The World Dünyanın en iyi mankeni 1.si), İlhan Şen (2009 Best Model 1.si) , Yahya Demir (2009 Best Model 2.si) , Alper Aslanoğlu (2009 Best Model 3.sü) ile birlikte Erkan Özerman yönetiminde Zeynel Abidin Ağgül’e poz verdi. Gönül Yazar’ın “çapkın” pozları uzun süre konuşulacak!

Genel sanat yönetmenliğini Müfit Bayraşa’nın yaptığı albümde Sadun Ersönmez ve Tansel Doğanay’ın muhteşem düzenlemelerine yine Türkiye’nin en ünlü müzisyenleri eşlik etti.

Ossi Müzik tarafından yayınlanan albümün prodüktörlüğünü ve supervizörlüğünü, Radyo D’de yıllardır sürdürdüğü programlarıyla Türk müziğinin kayıp tarihini gün ışığına çıkaran Hakan Eren yapıyor. Mix ve mastering Türkiyenin en başarılı aranjörlerinden Sadun Ersönmez tarafından yapılan albümün kapak tasarımı ise Engin Korkmaz’a ait.

Yaklaşık on yedi yıl sonra ilk kez yeniden stüdyoya giren ve daha önce hiç seslendirmediği şarkıları söyleyen Gönül Yazar, ikibinli yıllara da damgasını vurmaya hazırlanıyor. “Çapkın Kız”, “Aşk Hikayesi”,’’Dönemez ki Bana’’ ve “Mektubumu Buldun mu” gibi unutulmaz şarkılarla dolu Gönül Yazar kariyerine yepyeni pop caz şarkılar ekleniyor. Bu albüm hem dün, hem bugün, hem de yarına ait. Tıpkı Gönül Yazar gibi. “FOREVER” Gönül Yazar!

Tuttum Bırakmam

Nazan Öncel’e Tutunmak ve Bırak(a)mamak

Nazan Öncel bir yorumcudan, bir müzisyenden, bir şarkı yazarından daha fazlasıdır. herhangi bir şarkısına, gönül rahatlığıyla başınızı yaslayabileceğiniz biridir.

İnsan ve ruh sarrafıdır da.

Siz, atmakta olduğunuz bir adım/atlamakta olduğunuz bir eşikte kalakalmış ya da boylu boyunca yere çakılmışsınızdır ve ne yapacağınızı dahi düşünemez bir haldeyken, Nazan Öncelgelir ve “Kalk” der, “kalk da anlatayım sana.”

KALKARSINIZ! Kesinlikle kalkarsınız. Çünkü şefkatlidir de, çok şefkatli.

Ve biz sıradan insanlara/dinleyicilere göre farkı da burdan gelir zaten. Her türlü ruh halini yaşamışçasına, o merhalelerden geçmişçesine bilen ve anlayandır.

Aslında öngörebilendir. Şefkatli olma sebebi de budur. Hayatın o zalim yollarından geçip dururken nelerle karşılacağımızı, hangi bela ya da sıkıntılarla yüzleşebileceğimizi öngörüp bizi uyarmaya çalışandır. Uyarının işe yaramadığı durumlarda da, hemen yanımıza gelip elini/şarkısını uzatandır.

Yeni single/şarkı “Tuttum Bırakmam”, Nazan Öncel hasretimizi bir nebze olsun hafifletecek.

Hamit Ündaş’ın “Janti”sini” Nazan Öncel kalemiyle çok kıymetli kılmış. “Tuttum Bırakmam”, bu toprakların en yetenekli, aranjörlerinden İskender Paydaş’ın yeni düzenlemesi ile, Öncel’in aşk ve tutku (aslında, adlı adınca “karasevda”) üzerine söylediklerinin yeni bir zirvesi: “Tuttum, bırakmam tuttum…”

Bir kere daha biz hayranlarının, sevenlerinin hislerine tercüman oluyor. “Aşk” denilen “deliliğe beş kala” (hatta “deliliği beş geçe”) durumunu, olabilecek en yalın, olabilecek en sahici, olabilecek en cesur haliyle tasvir ediyor.

Nazan Öncel’i tutanlar/ona tutunanalar, onu bırakmayı bir an dahi akıllarına getirmemişlerdir. O ve şarkıları olmadan ayakta kalabilmenin zorluğunu bilir ve denemek dahi istemezler.

Gayet de haklılar. Tek başına bu son şarkı, bunun böyle olduğunu görmek için yeterli bir örnek. Tuttum bırakmam/tuttuk bırakmayız.

Naim Dilmener

“We could be the same” yeni versiyon açıklandı!

Euırovision şarkımızın günlerdir merakla beklenen yeni versiyonu Manga’nın menajerlik firması GRGDN tarafından bugün yapılan bir basın açıklaması ile duyuruldu. Şarkının yeni düzenlemesinin Avrupa’daki Eurovision site ve forumlarında yabancı fanlar ve müzikseverler tarafından beğenildiği gözlemlendi.

“Müzikseverlerle paylaşıldığı ilk günden beri Türk ve yabancı dinleyicilerin ve müzik çevrelerinin pek çok fikir ve yorumla değerlendirdiği Eurovision şarkımız “We Could Be The Same” üzerinde tüm bu yorumlar ışığında daha fazla çalışma imkanı bulan maNga, şarkının Mayıs ayında sahnede seslendirileceği son halini kararlaştırdı.

Geçen yıllarda olduğu gibi bu yıl da bir çok ülkeyi temsil eden şarkının finale yaklaşıldığı bu günlerde düzenleme ve prodüksiyon açısından değişime uğradığı gözlemleniyor. Tüm katılımcıların şarkılarını en çarpıcı hale getirmeye çalıştıkları şu dönemde önemli bir hamle de temsilcimiz maNga’dan geldi.

Belçika’da ünlü prodüktör Hans Francken tarafından yeniden düzenlenen şarkının trafiğinde dikkat çekici değişiklikler yapıldı. Şarkı üzerindeki yeni düzenleme çalışmalarını aşama aşama internet üzerinden maNga’yla paylaşan prodüksiyon ekibi, gruptan gelen yorumlar ve yönlendirmeler neticesinde şarkıyı yeniden mix’ledi ve son haline getirdi. Mastering çalışması yine Belçika’da Galaxy Studios’da 2 Grammy ödüllü ses mühendisi Darcy Proper tarafından yapılan yeni versiyon yarışmanın yayıncısı NRK kanalına teslim edildi.

Yarı Final ve Final gecelerinde gerçekleştirmeyi planladıkları sahne koreografisiyle de bağlantılı olarak şarkının bu yeni versiyonunun daha uygun olacağı konusunda hemfikir olan grup üyeleri bu süreç içinde tespitleri ve yorumlarıyla katkıda bulunan herkese müteşekkirler.

“We Could Be The Same” bu haliyle Oslo için daha da iddialı !

GRGDN Müzik, İstanbul, 19 Nisan 2010”

http://www.sendspace.com/file/t8ovv1